Milliyet’ te Abbas Güçlü’ nün yazısı:
Cumhuriyet tarihinin belki de en tartışmalı kurumu olmasına rağmen, sürekli güçlenen YÖK, bir kez daha gündeme oturdu.
YÖK Başkanı, çok kritik bir süreçte değişti. Birçok üniversitede seçimler yapıldı. Yeni rektörler atanacaktı. İşte tam da bu noktada Çetinsaya gitti, Saraç geldi.
Görünen o ki artık hiç bir şey şansa bırakılmıyor…
Çetinsaya başarılı mıydı? Evet demek çok zor. Eminim ki onun da çok önemli sıkıntıları vardı.
Oyun alanı dardı ve iç çekişmelerin kurbanı oldu. Ve en önemlisi de henüz o göreve hazır değildi.
Umarız, bu birikimiyle yeni işinde, ülkeye de iktidara da çok daha yararlı olur…
Yekta Saraç, YÖK’ü ve üniversiteleri en iyi tanıyan isimlerden birisi. Kendisini çok ketum olarak görenler de var, hayranlık duyanlar da.
Çetinsaya tarafından çok sevilmediği de aşikardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteği olmasa, YÖK’de zor kalırdı. Ama ona rağmen, elinden tüm yetkileri alındı.
Ve şimdi hesap zamanı!
Çok yakında, YÖK ve ÖSYM’nin yanı sıra üniversiteleri de içine alan geniş bir operasyon yapılırsa hiç şaşırtıcı olmaz.
Yekta Hoca’yı da tanıyanlar bilir ki, ne kadar sert olsa da o yufka yürekli ve adil birisidir. Ama koltukların insanları değiştirdiğine de çok şahit olduk!
En iyisi mi, gelişmeleri izlemeye devam edelim. Ülkemiz ve üniversitelerimiz için hayırlı olan ne ise o olsun…
Gül atadı ama!
Gökhan Çetinsaya, hiç hazır değilken, paraşütle YÖK Başkanlığına geldi. Arkasındaki en büyük güç de Başbakan Davutoğlu’ydu. Kendisini bir önceki Cumhurbaşkanı Gül’e öneren oydu. Görünen o ki, Başbakanın bu yakın ilgisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ikna etmeye yetmedi. Bütün bunları, aylar öncesinden yazmış ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk icraatlarından birinin de YÖK Başkanını değiştirmek olacağını vurgulamıştık.
Aynen öyle oldu.
Bu operasyonla birlikte üniversite rektörlerini de kapsayan yeni bir görevden alma dalgası daha arkadan gelirse yine hiç şaşırtıcı olmaz…
YÖK kalkar mı?
YÖK 12 Eylül sonrasında 1981’de kuruldu. O gün, bugündür yakından izliyorum. Tartışmalar hiç bitmedi. Hemen her partinin seçim beyannamesinde YÖK’ün kaldırılacağı ya da yeniden yapılandırılacağı vardı. Hepsi gitti, YÖK kaldı. 12 Eylül’ün tüm izlerini sileceğiz diyenler bile dokunmadı. Çünkü her iktidar, arka bahçe olarak kullandı, kullanmaya da devam ediyor… İşte bu yüzden daha çok iktidar eskitir!..
