Uz. Dr. Yavuz Eryılmaz’ ın yazısı:
Amerika’da her sene bu zamanlarda hastaneler, hekimler, eğitim kurumları gibi toplumu ilgilendiren hizmet sağlayıcıların derecelendirilmesi yapılarak yayınlanır.
Hatırlayacağınız üzere, geçen sene de erişkinler için yapılmış olan sıralandırmayı sizlere sunmuştum. Bu sene de çocuk hastanelerinin değerlendirilmeleri yayınlandı.
Burada en dikkat çeken şey, çocuklardaki durumların erişkinlerden biraz daha farklı olmasıdır. Zira burada anne ve babalarında görüşleri devreye giriyor..
Çocuk hastanelerinin değerlendirilmelerinde %83.3 hastanede bakım ve ilgili kaynaklara dayanıyor, kalan %16.7 de ilgili uzmanlıklara dayanıyordu.
Burada verilen sonuçlar üç yıllık izlem sonucunda 150 hastanenin verilerinin ortalamasından kaynaklanmaktadır.
Bu verilerin ışığında Amerika’daki en iyi çocuk hastanelerinin değerlendirilmesine baktığımızda ilk on sıra aşağıdaki gibi oluşmuştur.
1. Boston Children’s Hospital
1. Children’s Hospital of Philadelphia
3. Cincinnati Children’s Hospital Medical Center
4. Texas Children’s Hospital, Houston
5. Children’s Hospital Los Angeles
6. Children’s Hospital Colorado, Aurora
7. Nationwide Children’s Hospital, Columbus, Ohio
8. Ann and Robert H. Lurie Children’s Hospital of Chicago
8. Children’s Hospital of Pittsburgh of UPMC
10. Johns Hopkins Children’s Center, Baltimore
Bu hastaneleri gördükçe neden bizde de bu tür girişimler yapılamıyor diye aklım almıyor. Evet, bazı yönlerden onları yakalamamız pek olanak dahilinde değil ama Sağlık Bakanlığı bu konuda çalışırsa kesinlikle başarabilir.
1960’lı yıllarda gerek Avrupa, gerekse de Amerika’da hastanelerde çoğunlukla koğuş sistemi hakimdi.
Hatta ben uzmanlık eğitimi alırken bile koğuş 16 kişilikti ve ilave yataklar ile bazen 18 kişiye kadar çıkartılabiliyordu. Ama, o günler çoktan geride kaldı.
Özellikle 2000’li yıllarda hastanecilik ve sağlıkta hizmet sunulması büyük bir sıçrama yaptı hatta günümüzde sağlık işletmeciliği “doktora” eğitimi verilmeğe başlanmıştır.
Ülkemizdeki bu sağlık gelişmeleri, hizmet ve teknolojileriyle beraber her zaman söylediğim gibi dünyada ilk beş sıraya çok rahat girebiliriz.
Artık insanlar, sağlıkları için hemen hemen Avrupa’ya hiç gitmemektedir ve bazen nadiren de olsa Amerika’ya gidebilmektedirler.
Buna karşılık, bu ülkelerdeki hastalar yavaş yavaş ülkemize yönlenmeye başlamışlardır. Örneğin ; göz ve estetik gibi..
Hal bu vaziyette iken, sağlık turizmi pastasında alabildiğimiz pay çok küçük olmaktadır. Nedeni ise, kendimizi tanıtamamamızdan kaynaklanmaktadır.
Bazı A grubu hastanelerinin yurt dışı irtibat büroları olmasına rağmen sistem istenilen düzeyde verimli olmamaktadır.
Avrupa, Asya ve Afrika’daki bazı elçiliklerimizde neden birer sağlık ataşesi ekibi yoktur anlayabilmiş değilim. Halbuki, böyle bir ekip deneyimlerime göre en çok 2-3 yıl içerisinde istenilen sonucu çok rahat alır.
Her şeyden önce bizdeki hizmet kaliteli olmakla beraber ilgili ülkelere göre çok daha ucuzdur. Öte yandan, ülkemize gelen turistlerin veya yerleşenlerin bağlı oldukları veya emekli oldukları sigorta şirketleriyle neden bir anlaşma yapılamıyor ??
Yabancı oteline geliyor, orada her şey dahil yiyor içiyor bir kuruş para vermiyor ama rahatsızlandığında kişinin hastaneye gidebilmesi için aracılığı otelin ilgili sağlıkçıları yapıyor ve ne yazıktır ki bu da faturaya yüksek olarak yansıyabiliyor.
Artık, batı ve güney sahillerimizde yaz sezonuna girilmiş vaziyettedir ve bu tür olumsuz olabilecek durumların dikkatli izlenmesinde yarar görüyorum.