Quantcast
Channel: Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
Viewing all 7895 articles
Browse latest View live

DÜNYANIN EN PAHALI İLACI ONAY ALDI

$
0
0

Tıbbi fetva kurumu FDA, ender rastlanan ve çocuğun birkaç sene içinde ölümüyle sonlanan kas hastalığı için dünyanın en pahalı ilacına onay verdi.

Tedavi maliyeti 2.125 milyon dolar yani bizim paramızla 13 milyon lira.

Novartis tarafından satılan ilaç çocuğun kaslarını zayıflatan ve zamanla hareketlerini, yutmasını ve nefes alıp vermesini bozan bir hatalı geni hedef alıyor. Hatalı gen, eksikliğinde sinirlerin öldüğü bir proteinin yapılmasına mani oluyor.

spinal muscular atrophy ile ilgili görsel sonucu
 

USA’ da senede 400 bebeğin  “spinal muskuler arofi” adı verilen hastalıkla dünyaya geldiği tahmin ediliyor.

Zolgensma adıyla satılacak olan ilaç hastalıkları genetik bir testle tespit edilen 2 yaşından küçük çocuklara damar yoluyla bir saat süreyle verilerek uygulanıyor.

Şirket, ilacın 425 bin dolarlık taksitlerle 5 senede ödenmesini kabul ediyor ve tedaviden fayda görülmediğinde kısmen para iadesi de yapıyor.

zolgensma ile ilgili görsel sonucu

Bu hastalık için onay almış olan bir diğer ilaç olan Spinraza ise her 4 ayda bir uygulanıyor. Spinraza’ nın ilk dozu 750 bin dolar ve sonraki her sene 350 bin dolar ödeniyor.

Hastalığın en sık rastlanan tipinde hastaların yüzde 90’ ı 2 yaşında ölüyor. Hastalığın daha hafif tiplerinde ise birkaç onlu sene yaşamaları mümkün oluyor.

İlaç nasıl tesir ediyor?

Zolgensma hatalı genin sağlıklı bir kopyasını sağlıyor ve böylece eksik olan proteinin yapımı mümkün oluyor ve sinir hücrelerinin hasarı önleniyor, bebek daha normal gelişebiliyor.

6 aylıkken Zolgensma uygulanan bebeklerde kas problemi daha az oluyor. 6 aylıktan sonra tedavi edilen bebeklerde ise meydana gelmiş hasar önlenemiyor ama hastalığın ilerlemesi durdurulabiliyor.

Tedavinin tesirinin ne kadar süreceği bugünden bilinmiyor ama ömür boyu süreceği umut ediliyor.

Tedavinin en önemli aksi tesirleri arasında kusma ve karaciğer hasarı var, bebeklerin birkaç ay süreyle bu bakımdan takipleri gerekiyor.

Gelelim neticeye

Bir kimyasalın ilaç olabilmesi için harcanan paralara ve bir ilacın bu sebeple pahalı olmasına diyecek hiçbir sözüm yok.

Ender rastlanan bir hastalık için tedavi geliştirmek için çalışan bilim adamlarından da ilaç endüstrisinden de Allah razı olsun.

İtirazım, ilaç şirketlerinin daha fazla ilaç satabilmek için yaptıkları pazarlama oyunlarınadır, bunu böyle bilin.

Kaynak: https://medicalxpress.com/news/2019-05-fda-2m-medicine-expensive.html


VEGANLIK BİLİM DEĞİL DİNDİR

SUN’İ TATLANDIRICILI MEŞRUBAT KALP KRİZİ VE FELÇ RİSKİNİ ARTIYOR

$
0
0

İki yeni araştırmadan birinde, sun'i tatlandırıcılı meşrubatın felç riskini %23, kalp hastalığı riskini %29 ve ölüm riskini %16; bir başka araştırmada ise günde bir bardak %100 meyve suyunun da tüm sebeplere bağlı ölüm riskini %24 artırdığı belirlendi.

İlk araştırma Women’s Health Initiative Observational Study kapsamındaki 50-79 yaş aralığındaki 81.714 kadının 12 sene takibiyle gerçekleştirildi (1).

Kalorisi olmayan suni tatlandırıcılı meşrubat tüketen kadınlara felç riskinin yüzde 23, kalp hastalığı riskinin yüzde 29 ve ölüm riskinin de yüzde 16 daha yüksek olduğu tespit edildi.

cola drinking death rate ile ilgili görsel sonucu

Taze meyve suyu da zararlı

Şekerli veya suni tatlandırıcılı meşrubatın zararlı olduğunu bilmeyen ve buna itiraz eden kimse yok ama taze meyve suyu içmenin tam aksine faydalı olduğunu zanneden veya buna inanların sayısı çok fazladır.

JAMA’ da yayınlanan yeni bir araştırma taze meyve suyunun bile zararlı olduğunu, günde bir bardak içenlerde tüm sebeplere bağlı ölüm riskinin yüzde 24 arttığını gösteriyor (2).

Meyve suyu içmek yerine meyvenin kendisinin –yenebilenlerin de doğru şekilde tıkandıktan sonra kabuğu ile beraber- yenmesi daha doğrudur.

Çocuk ve gençler dışında erişkinlerin ve hareketsiz insanların günde bir porsiyondan (250 gram) fazla meyve yememesini tavsiye ediyorum.

100% fruit juices, drinking death rate ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

İster gerçek şeker, ister suni tatlandırıcılar, ister bitkisel sıfır kalorisi olan tatlandırıcılar olsun her türlü şeker ve bunların bulunduğu yiyecek ve içeceklerin tümü sağlığa zararlıdır.

Hayatınızın tadının kaçmaması için şeker ve şekerli yiyecek ve içeceklerden uzak durun, şekerim.

Kaynaklar:

1.https://www.ahajournals.org/doi/10.1161/STROKEAHA.118.023100

2.https://jamanetwork.com/journals/jamanetworkopen/fullarticle/2733424

SAF MEYVE SUYU DA SUN’İ TATLANDIRICILI MEŞRUBAT DA ÖLÜM RİSKİNİ ARTIYOR

$
0
0

İki yeni araştırmadan birinde, sun'i tatlandırıcılı meşrubatın felç riskini %23, kalp hastalığı riskini %29 ve ölüm riskini %16; bir başka araştırmada ise günde bir bardak %100 meyve suyunun da tüm sebeplere bağlı ölüm riskini %24 artırdığı belirlendi.

İlk araştırma Women’s Health Initiative Observational Study kapsamındaki 50-79 yaş aralığındaki 81.714 kadının 12 sene takibiyle gerçekleştirildi (1).

Kalorisi olmayan suni tatlandırıcılı meşrubat tüketen kadınlara felç riskinin yüzde 23, kalp hastalığı riskinin yüzde 29 ve ölüm riskinin de yüzde 16 daha yüksek olduğu tespit edildi.

cola drinking death rate ile ilgili görsel sonucu

Taze meyve suyu da zararlı

Şekerli veya suni tatlandırıcılı meşrubatın zararlı olduğunu bilmeyen ve buna itiraz eden kimse yok ama taze meyve suyu içmenin tam aksine faydalı olduğunu zanneden veya buna inanların sayısı çok fazladır.

JAMA’ da yayınlanan yeni bir araştırma taze meyve suyunun bile zararlı olduğunu, günde bir bardak içenlerde tüm sebeplere bağlı ölüm riskinin yüzde 24 arttığını gösteriyor (2).

Meyve suyu içmek yerine meyvenin kendisinin –yenebilenlerin de doğru şekilde tıkandıktan sonra kabuğu ile beraber- yenmesi daha doğrudur.

Çocuk ve gençler dışında erişkinlerin ve hareketsiz insanların günde bir porsiyondan (250 gram) fazla meyve yememesini tavsiye ediyorum.

100% fruit juices, drinking death rate ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

İster gerçek şeker, ister suni tatlandırıcılar, ister bitkisel sıfır kalorisi olan tatlandırıcılar olsun her türlü şeker ve bunların bulunduğu yiyecek ve içeceklerin tümü sağlığa zararlıdır.

Hayatınızın tadının kaçmaması için şeker ve şekerli yiyecek ve içeceklerden uzak durun, şekerim.

Kaynaklar:

1.https://www.ahajournals.org/doi/10.1161/STROKEAHA.118.023100

ELEKTRONİK SİGARALAR DAMARLARI BOZUYOR

$
0
0

Elektronik sigaralardaki tatlandırıcıların laboratuvar ortamında büyütülen kan damarı hücrelerinde hasar yaptıkları, tarçın ve mentolün özellikle zararlı oldukları bildirildi.

Damarların iç yüzeyini döşeyen ve endotel adı verilen hücrelerin bu tür tatlandırıcılara maruz bırakıldıklarında canlılıklarının azaldığı; DNA hasarı ve hücre ölümünde rolü olduğu bilinen moleküllerin arttığı; bu hücrelerin yeni damar oluşumu ve yara iyileşmesindeki etkilerinin ise azaldığı gösterildi.

Bu sonuçlar, elektronik sigaraların kalp-damar sağlığı için çok riskli olduğunu ortaya koyuyor.

electronic cigarette TEANAGER ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Elektronik sigara tütün sigarasına karşı zararlı olmayan bir alternatif gibi sunuluyor ve kullanımı özellikle gençler arasında hızla artıyor.

Sigara böreği de dâhil her türlü sigara zararlıdır.

Elektronik sigaraları “mâsum” zannedenlere duyurulur.

Kaynak: http://med.stanford.edu/news/all-news/2019/05/e-cigarette-use-and-flavorings-may-increase-heart-disease-risk.html?linkId=68170148

YENİ KANSER İLAÇLARININ ÇOĞUNUN FAYDASI SINIRLI

YAPAY ZEKÂ TOMOGRAFİLERİ RADYOLOGLARDAN DAHA İYİ DEĞERLENDİRİYOR

$
0
0

Düşük dozlu akciğer tomografisi kanser riski olan belli gruplarda tarama amaçlı tavsiye ediliyor.

Bu taramalarla ilgili en önemli problem radyologların yorum farklılıkları, yalancı pozitiflik ve yalancı negatiflik oranlarının yüksek olmasıdır.

Yalancı pozitiflik hastaların uzun süre takiplerini gerektirse de bunların yüzde 96’ sının yalancı pozitif olduğu anlaşılmaktadır.

Bu meseleye bir çare bulmak amacıyla tomografiler “Google-eğitimli yapay zekâ” tarafından değerlendirilmiştir.

Nature Medicine’ de yayınlana araştırmada, yapay zekânın malin lezyonlarda yalancı pozitiflik oranı eğitimli radyologlara göre yüzde 11 ve yalancı negatiflik oranı ise yüzde 5 daha az bulundu.

artificial intelligence medicine ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Radyolog arkadaşlar kızmasın, yapay zekânın tomografileri radyologlardan daha iyi değerlendirmesine şaşırmadığım gibi aksine memnun da oldum.

El değmeden hasta muayenesinin fantezi olmaktan çıkacağını, doktorların teşhis ve tedavideki yerlerini giderek teknolojinin alacağını uzun zamandır dile getiriyorum.

Teşhis ve tedavi teknoloji sayesinde gerçekleşiyorsa, sorumlunun da teknoloji olması akla daha yatkın bir durumdur.

Böylece doktorlara uygulanan şiddetin de azalacağını bekleyebiliriz.

Yapay zekâya şiddet haberlerine ise şimdiden hazır olalım.

Kaynak: https://www.nature.com/articles/s41591-019-0447-x

3 ANA ÖĞÜN 3 ARA ÖĞÜN BESLENME OBEZİTENİN TEMEL SEBEBİ

$
0
0

OBEZİTENİN TEMEL SEBEBİ NEDİR?

Obezite neden engellenemiyor, nasıl mücadele edilmeli?

Obezitenin sadece kilo vermek üzerinden değerlendirilmesi son derecede yanlıştır.

İdeal kilo kavramını doğru bulmuyorum.

Sağlıklı beslenmek ve yeteri kadar hareketli olmak kaydıyla herkesin kendi kilosu onun ideal kilosudur.

İnsanlara, kilo verme kavramı yerine sağlıklı beslenmeyi anlatmak ve yeteri kadar hareketli olmalarını sağlamak lâzım.

Sağlıklı gıda demek yediğimiz içtiğimiz gıdaların kaliteli ve işlenmemiş olmasıdır. Endüstriyel gıdalardan uzak durmalıyız.

İşlenmiş tahıl, şeker, mısır şurubu, katkı maddeleri ve trans yağlar bulunan gıdalardan uzak durmamız gerekir.

Bugünkü modern beslenme biliminin tavsiye ettiği 3 ana 3 ara öğün beslenme obezitenin ve birçok kronik hastalığın temel sebebidir.

ÜLKE OLARAK HASTALIK HASTASI MI OLDUK?

Günümüz tıbbı insanları hastalıklarla korkutmayı amaçlıyor.

Her kanalda bir sağlık programı var, bunlarda hep hastalıklar üstelik de insanları korkutarak anlatılıyor. Bilbordlarda hastane reklamları da hep korkutucu ifadelerle hastalıklar üzerinden.

Oysa insanlara sağlıklı beslenme sağlıklı hayat tarzı öğretilmelidir.
Kafasına “hastalık mikrobu” sokulan insanlar internette hastalık araştırmalarına girişiyorlar.

İnternet ortamında doğru bilgilerle beraber inanılmaz bir bilgi kirliliği de var.

İnternette birçok ifade gizli veya açık bir ürünün reklamını yapıyor.

YENİ HASTALIKLAR İCAT MI EDİLİYOR?

Tıp ilerliyor, teknoloji gelişiyor ama hastalıkların azalması gerekirken tam aksine hastalıklar da artıyor.

Hiç olmadığı halde yaratılan hastalıklar var.

Bazı hastalıkların tanımı geliştirilerek bir gece de milyonlarca insanın ilaç alması gerekliymiş gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Hiç takip ve tedavi edilmesi gerekmeyen hastalıklar da var ama bunlar ömür boyu takip ve ilaç kullanmayı gerektiren hastalıklar gibi sunuluyor.

Salgın gibi artan hastalıkların altında yanlış beslenme tavsiyeleri yatıyor.

Kronik hastalıklardaki artışla beslenme biliminin ilerlemesi, beslenme araştırmalarının, beslenme uzmanlarının, beslenme kılavuzlarının artması tesadüf değildir

Seyretmek için:

1.https://www.youtube.com/watch?v=JXM2YgedwjY

2.https://www.youtube.com/watch?v=JXM2YgedwjY&t=99s

3. https://twitter.com/tvnet/status/1133674493401018368


YİYECEK PAKETLERİNDE ZEHİRLİ KİMYASALLAR BULUNDU

$
0
0

USA’ da Safer Chemicals, Healthy Families and Toxic-Free Future tarafından yapılan bir araştırmada karton yiyecek paketlerinin üçte ikisinde, unlu mamul ve salata kutularının ise yüzde 11' inde “flor” bulunduğu bildirildi.

Bu sonuçlar, bu tür ürünlerde muhtemelen PFAS adı verilen kimyasalların kullanıldığı manasına geliyor.

Araştırma, ülkenin en büyük marketlerinden alınan 78 yiyecek paketi üzerinde gerçekleştirildi.

PFAS grubu kimyasalların hayvan deneylerinde kısırlık, gelişim bozukluğu, karaciğer, böbrek hasarı ve bağışıklık problemlerine yol açtığı gösterildi.

Takeout food packaging ile ilgili görsel sonucu

Çevre Koruma Ajansı EPA’ ya göre bunlar düşük doğum tarılı bebekler ve tiroit fonskiyon bozukluklarına da yol açıyor.

PFAS insan vücudu ve toprak, su gibi çevrelerde uzun süre kalıyor.

Uzmanlar, yüzde 100 geri dönüşümü olan kahverengi veya beyaz karton kutuları tavsiye ediyorlar.

Gelelim neticeye

Trans yağ, mısır şurubu, ilave şeker ve yüzlerce katkı maddesi ihtiva eden işlenmiş hazır yiyeceklerin kutularının bile zehirli kimyasallarla dolu.

İşlenmiş, paketlenmiş yiyecek ve içeceklerden uzak durun diye boşuna nefes tüketmiyoruz!

Kaynak: https://toxicfreefuture.org/new-study-finds-pfas-chemicals-in-takeout-food-packaging/

DİŞ FIRÇASI SİLAH SAYILIYORSA DİŞ MACUNU NE SAYILMALI

$
0
0

Siverek' te kayınvalidenin gelinine fırlattığı diş fırçası "silah" sayılarak, sanık "basit yaralama" suçundan 120 gün hapis cezasına çarptırılmış.

Kayınvalide gelinine fırça yerine diş macunu fırlatmış olsaydı ne karar çıkardı, diş macunu "kimyasal silah" kabul edilir miydi merak ettim.

Ne dersiniz?

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde kayınvalidenin tartıştığı gelinine fırlattığı diş fırçası "silah" sayılarak, sanık "basit yaralama" suçundan 120 gün hapis cezasına çarptırıldı. 

Kocası C.Ç'den şiddet gördüğü iddiasıyla savcılığa şikayette bulunan, tartıştığı kayınvalidesi S.B'nin (58) de "diş fırçası" fırlatıp kendisini darbettiğini öne sürerek polis merkezine müracaat eden H.Ç'nin başvurusu üzerine soruşturma başlatıldı.

Cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamenin Siverek 3. Asliye Ceza Mahkemesinde kabul edilmesiyle zanlılar hakkında "basit yaralama" suçundan 1,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. 

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının da müdahil olduğu davanın karar duruşmasında, H.Ç'nin eşi C.Ç'ye de 112 gün hapis karşılığı para cezası verilerek hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Yerel mahkemenin kayınvalide S.B. için verdiği beraat kararına ise müşteki avukatı itirazda bulundu.


toothbrush as a weapon ile ilgili görsel sonucu

Bunun üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gönderilen dosyayı inceleyen üst mahkeme, kayınvalide S.B'nin yeniden yargılanmasına hükmetti.

2. Ceza Dairesinde yeniden yapılan yargılamada, kayınvalidenin gelinine fırlattığı "diş fırçası"nı Türk Ceza Kanunu'nun 6. maddesine göre "silah" olarak değerlendiren mahkeme, S.B'ye "basit yaralama" suçundan 120 gün hapis cezası verdi.

Hapis cezasının 2 bin 240 lira para cezasına çevrilmesini kararlaştıran mahkeme, sanığın herhangi bir sabıkasının bulunmaması nedeniyle hükmün açıklanmasını geri bıraktı. 

S.B'nin avukatı Serhat Akçiçek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu cezaya bir üst mahkemede itiraz ettiklerini, davanın nefsi müdafaa kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu.

Kaynak: https://www.cnnturk.com/turkiye/kaynananin-geline-firlattigi-dis-fircasi-silah-sayildi

 

TAM YAĞLI SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ GÖBEK YAĞLANMASINI ÖNLÜYOR

$
0
0

İsveç’ de yapılan araştırmada tam yağlı süt ve tereyağı, kaymak gibi tam yağlı süt ürünlerini tüketenlerde göbek yağlanmasının yağsız süt ürünlerini tercih edenlere göre daha az olduğu bildirildi.

Bu ilişkinin sebze-meyve tüketimi, sigara, alkol kullanımı, fiziki aktivite, yaş, eğitim ve meslek gibi faktörlerden bağımsız olduğunu, araştırmanın gözleme dayalı olduğu için bir sebep-sonuç ilişkisini göstermeyeceğini de hatırlatalım.

Scand J Prim Health Care’ de yayımlanan araştırma, 1589 erkeğin 12 sene süreyle takibiyle gerçekleştirildi (1).

High dairy fat ile ilgili görsel sonucu
 

İsveç doğru yolu buldu, darısı diğer ülkelerin başına

Göbek yağlanması, karaciğer ve pankreas yağlanması, insülin direnci ile beraber görülüyor ve başta obezite, diyabet ve kanser başta olmak üzere kronik hastalık risklerini artırıyor.

İsveç Sağlık Bakanlığı, düşük yağlı diyet dogmasını reddeden ve vatandaşlarına düşük karbonhidratlı yağdan zengin diyet tavsiye eden ilk Batı ülkesi olmuştu (2).

tıptan uzak sağlıklı hayat ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Günümüzdeki hastalık salgının en önemli sebebinin modern tıbbın yanlış beslenme tavsiyeleri olduğu bir kere daha gösterilmiş oluyor.

Günde üç ana üç ara öğün yemek, tahıldan zengin beslenmek, tereyağı yerine margarin ve bitkisel yağlar kullanmak, layt ürünleri tercih etmek, kalori hesabı bu yanlışların başlıcalarıdır.

Sağlıklı ve uzun, hastalıklardan uzak yaşamak isteyenleri “adam gibi beslenmeye” davet ediyorum (3).

Kaynaklar:

1.https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/%2023320900

2.https://healthimpactnews.com/2013/sweden-becomes-first-western-nation-to-reject-low-fat-diet-dogma-in-favor-of-low-carb-high-fat-nutrition/

3.http://ahmetrasimkucukusta.com/2019/05/01/kitaplar/tiptan-uzak-saglikli-hayat-6/

 

ALKOL AĞIZDAKİ BAKTERİ DENGESİNİ BOZARAK BİRÇOK HASTALIĞA DAVETİYE ÇIKARIYOR

$
0
0

Günde bir veya iki kadeh alkol içmenin ağızdaki dost ve zararlı bakterilerin dengesini bozarak dişeti hastalıkları kanser ve kalp-damar hastalıkları için risk yaratabileceği bildirildi.

Araştırma devam etmekte olan bir kanser araştırmasına katılan ve içlerinde alkol içmeyen, az ve çok içen olmak üzere üç gruba ayrılan 1.044 kişinin ağı yıkantı sularının incelenmesiyle yapıldı.

Alkol içenlerin ağızlarında Bacteroidales, Actinomyces ve Neisseria bakterilerinin daha fazla ve Lactobacillales bakterilerinin ise daha az bulunduğu ortaya çıktı.

microbiota and alcoholic drinks ile ilgili görsel sonucu

Ağızda 700 farklı bakteri ve mantar türleri yaşıyor ve bunların sağlıklı yaşamada, bağışıklık cevaplarında, sindirimde ve kanserin önlenmesinde önemli rolleri var.

Ağız boşluğunda yaşayan bakterilerin ağız, yemek borusu ve pankreas kanserinde de rolü olduğu daha önce de gösterilmişti.

kasa fişi

Gelelim neticeye

Kefir bardağımı, günde bir kadeh şarap, viski kalp-damar hastalıklarını önler ömrü uzatır diyenlerin şerefine kaldırıyorum:

Gelin, siz de bize katılın adam gibi yaşayın, adam gibi için!

Kaynak: https://microbiomejournal.biomedcentral.com/articles/10.1186/s40168-018-0448-x

AİLELER İÇİN 5 BESLENME TAVSİYESİ

$
0
0

Dr. Jason Fang diyor ki:

BİR: Yemek masasında hep beraber yiyin,

İKİ: Yiyecek, iyi davranışlarına ödül olmasın

ÜÇ: Tabağındaki her şeyi bitirmesini söylemeyin

DÖRT: Yiyecek alışverişi ve yemek yapmaya çocuklar da katılsın

BEŞ: Evde içecek olarak sadece su bulunsun

family children at dinner desk ile ilgili görsel sonucu

Kaynak: https://twitter.com/drjasonfung/status/1134484574719893505

YÜKSEK DOZ B6 VE B12 KALÇA KIRIĞI RİSKİNİ ARTIRIYOR

$
0
0

Yüksek dozda B6 ve B12 vitamini alan menopoz sonrası kadınlarda kalça kırığı riskinin yüzde 50 daha yüksek olduğu ortaya çıktı.

JAMA’ da yayınlanan araştırma 75 binden fazla kadının 30 sene takibiyle gerçekleştirildi.

B 6 and B 12 vitamins hip fracture ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Tüm dünyada olduğu gibi bizde de bir vitamin çılgınlığı yaşanıyor.

Milyonlarca insan gerekli olmadığı halde avuç dolusu vitamin, mineral, balık yağı gibi besin desteklerini içiyor.

Bunların sağlığa bir faydası olmadığı ve bu araştırmanın da ortaya koyduğu gibi ciddi riskleri de olabiliyor.

Bunlara harcanan para da cabası!

Adam gibi beslenen insanların tek bir vitamin hapına bile ihtiyacı yoktur.

B 6 food rich ile ilgili görsel sonucu

Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamanetworkopen/fullarticle/2733176

COCA COLA İŞİNE GELMEYEN ARAŞTIRMALARI YOK EDEBİLİR

$
0
0

Coca-Cola’ nın birçok devlet üniversitesi ile sağlık araştırmalarını desteklemek için imzaladığı anlaşmalarda işine gelmeyen araştırmaları inceleme ve ortadan kaldırma şartı koyduğu ortaya çıktı.

Bu sonuç, Cambridge Üniversitesi Politika ve Uluslararası Çalışmalar Bölümü’ nün, Bilgiye Erişim Özgürlüğü Kanunu (Freedom of Information Act) sayesinde 87 bin sayfa dokümanı incelemesiyle ortaya çıktı.

Rapor, özel şirketler ile kamu kurumları arasındaki araştırma fonu anlaşmalarının masaya yatırıldığı bu çalışmada Coke’ ın 2015-2016 arasında en az beş anlaşmada araştırma verilerini yayınlanmadan önce kontrol etme, sonuçları açıklama ve işine gelmeyen araştırmaların yayınlanmasını engelleme hakkını saklı tuttuğunu gösteriyor.

Bu dokümanlar, araştırmacıların araştırmalarındaki kısıtlayıcı maddeleri kaldırmak için şirketle görüşebileceklerini de ortaya koyuyor.

coca cola funding research ile ilgili görsel sonucu

BMJ ve Journal of Public Health Policy’ de yayınlanan bir makalede Coke’ ın içlerinde PepsiCo, Nestle ve McDonald’s’ ın da bulunduğu Amerikan abur cubur şirketlerinin International Life Sciences Institute adı verilen bir grup aracılığıyla Çin’ in beslenme politikasını şekillendirilmesinde çaba sarf ettiği açıklanmıştı.

Coke, o dönemlerde Dünya Sağlık Örgütü ve diğer sağlık otoritelerinin ilave şekerin sınırlandırılması tavsiyesini desteklediğini bildirmişti.

Şirket, 2017’ de de doğrudan veya dolaylı ticari gruplar vasıtasıyla sağlıkla ilgili çalışmalara olan desteğini durdurma kararı almıştı.

Gelelim neticeye

Big Pharma ve Big Tobacco tarafından uygulanan bu tür oyunların Big Food tarafından da benimsenmiş olduğunu zaten biliyorduk; bunlara yeni bir kaynak eklenmiş oldu.

Hadi gelin de endüstri tarafından desteklenen araştırmaların sonuçlarına güvenin!

Kaynak: https://www.cnbc.com/2019/05/07/report-says-cokes-research-funding-gives-it-right-to-kill-studies.html


GÜNDE 10 BİN ADIM EFSANESİ

$
0
0

Sağlıklı olmak için yaşlı genç herkesin günde ortalama 10 bin adım atması tavsiye edilirse de yeni bir araştırma bunun doğru olmayabileceğini gösteriyor.

Women’s Health Study kapsamındaki 16.741 kadının 4 seneden uzun bir süre takip edilmeleriyle yapılan araştırma JAMA ‘ da yayınlandı.

Ortalama yaşları 72 olan kadınların kalçalarına ActiGraph GT3X+ accelerometer adı verilen bir alet takıldı ve 7 gün boyunca kaç adım attıkları kaydedildi.

Hesaplamalarda, günde en az 4.400 bin adım atan yaşlı kadınların ölüm risklerinin 2.700 adım atanlara göre daha az olduğu, riskin adım sayısı arttıkça azalmakla beraber günde 7.500 adımın üzerinde yürünmesinin fazladan bir faydası olmadığı ortaya çıktı.

Hızlı veya yavaş yürümenin ölüm riski üzerine bir etkisi olmadığı görüldü.

Bu araştırma gözleme dayalı olduğu için sadece birlikteliği gösteriyor, dolayısıyla bu sonuçlardan daha fazla adım atmanın mı ölüm riskini azalttığı yoksa sağlıkları yerinde olanların mı daha fazla yürüdüklerini söylemek mümkün değil.

walking elderly women ile ilgili görsel sonucu
 
 

10 bin adım efsanesi nereden çıktı?

Günde 10 bin adım efsanesinin 1965’ te manpo-kei yani “10 bin adım ölçer” adıyla piyasaya çıkan adım ölçerin isminden kaynaklandığını ileri sürenler var.

Bana, bu değerin tamamen “yuvarlak” bir rakam olduğu için seçilmiş olması daha mantıklı geliyor.

walking elderly women ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Rakamlara takılmayı, rakam dayatmasını sevmem.

İlle de herkes 10 bin adım atacak diye bir zorlamanın faydadan ziyade zarar getirmesi de ihtimal dâhilindedir.

Benim günlük ortalama adım sayım 14 binin üzerindedir ama bir başkası daha az veya daha çok adım atıyor olabilir.

Önemli olan bunun hoşlanarak ve vücudu zorlamadan yapılıyor olmasıdır.

Fiziki aktivitenin kan basıncını, insülin/glukoz seviyelerini, kan yağlarını, enflamasyonu düzelttiği zaten biliniyor.

Yürümek de en kolay uygulanan fiziki hareket şeklidir, yürümeye elverişli bir ayakkabı ve düz bir zemin yeterlidir; imkânı olanlara yüzme de şayanı tavsiyedir.

Yürüyelim veya yüzelim arkadaşlar.

Kaynak: https://jamanetwork.com/journals/jamainternalmedicine/fullarticle/2734709

TATLI AMA ŞEKERSİZ BAYRAM

$
0
0

Allah’a hamdolsun ki bazılarının hâlâ Şeker Bayramı dedikleri bir “Ramazan Bayramına” daha kavuştuk.

Bu mübarek bayramının, tüm İslâm Âlemine ve tüm insanlara sağlık, hayır, iyilik, güzellik, barış, muhabbet getirmesini diliyorum.

“Şeker Bayramı” tabirinin aslının şükür bayramı olduğunu ama bunun zamanla şeker bayramı şekline dönüştüğünü söyleyenler de var, bu bayramda çok tatlı yendiği için bu ismin kullanıldığını iddia edenler de.

Bu ismi kim çıkardı, hangi maksatla çıkardı bilmiyorum ama bu yanlış ifadeyi dilimizden de kafamızdan da silip atmamız şart.

Çünkü bu bayramın “şekerle” hiçbir alâkası olmadığı gibi, dini bayramı şeker gibi “tatlı bir zehirle” hatırlamak da doğru değil.

Şekerciler kusuruma bakmasınlar.

candy market shelves ile ilgili görsel sonucu
 

Şeker en tatlı zehirdir

Her türlü şekerin ve şekerle üretilen tüm yiyecek ve içeceklerin obeziteden diyabete kalp hastalıklarından kanser ve Alzheimer’ e kadar günümüzde salgın gibi yayılan kronik hastalıkların altında yatan en önemli sebeplerden biri olduğunu çok iyi biliyoruz.

Kalp krizi ve felçlerin altında yatan esas sorumlunun da bize senelerdir öcü gibi gösterilen kolesterol değil şeker olduğu artık saklanamaz bir gerçek olarak ortada (1).

Üstelik şeker, tıpkı alkol, sigara ve uyuşturucular gibi “bağımlılık” yapan bir madde (2).

Araştırmalar şekerin beyinde “ödül merkezini” etkileyerek bağımlılık yaptığını, bağımlılarda beyin değişikliklerine bile sebep olabileceğini gösteriyor.

Şekerli gıdalar azaltıldığında sigara, alkol ve uyuşturucu bırakıldığında da ortaya çıkan huzursuzluk, sinirlilik, baş ağrısı, yorgunluk ve “aşerme” gibi eksiklik belirtilerinin görüldüğü de biliniyor.

BAKLAVA KADAYIF ile ilgili görsel sonucu

Çocukları şekerle tanıştırmayın

Bebeklerin en az 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeleri, 2 yaşına kadar anne sütü almaya devam etmeleri, şekerli ve unlu yiyecek ve içeceklerle tanıştırılmamaları şart.

Hazır mamalarla daha ana kucağında şekerle tanışan bebek damakları daha sonra pırasa, enginar, lahana, salata gibi tatsız sebzeleri sevmiyorlar tabii ki.

Mama şirketleri bebeklerin emzirilmek yerine toz mamalarla beslemeleri için saldırgan ve çoğu zaman da kanunsuz metotlar uygulamakla ve sağlık çalışanlarına çeşitli hediyeler yani rüşvet vermekle suçlanıyor (3).

Dünyanın önde gelen tıp dergilerinden British Medical Journal, geçtiğimiz günlerde anne sütü yerine kullanılan ürünlerin reklâmlarını yayımlamayacağını açıkladı. Dergi, sebep olarak bunların aşırı derecede teşvik edilmesi ve küresel emzirme oranlarının düşmesini gösteriyor (4).

Çocuğunuza asla hazır mama vermeyin, mamasını evde kendiniz hazırlayın.

child eating candy ile ilgili görsel sonucu

Ha şeker ha sigara ha alkol

Çocuklara şeker vermekle alkollü içecek vermek arasında fazla bir fark olmadığı aklınızda olsun.

Sigara, alkol her ortamda içilmez ama şeker yediden yetmişe herkes tarafından her ortamda her an rahatlıkla kullanılır.

Özellikle hazır gıdaların tatlı olmayanlarında hatta “tuzlu” olanlarında bile şeker olduğunu da unutmayın.

Şekere alışan bir damağın artık bir daha ondan kopması imkânsız değilse de gerçekten çok zor, onun için herhalde en doğrusu bu tadı hiç öğrenmemek.

Şekerden kaçarken suni tatlandırıcılara yakalanmak ise daha da tehlikeli; yağmurdan kaçarken doluya yakalanmak gibi bir şey!

Misafirlere şeker tutmayın

Gerçi eskisi gibi bayram ziyaretleri kalmadı ama gene de bayramlaşmalarda misafirlerinize lütfen şeker, lokum, çikolata, hamur veya sütlü tatlı veya benzerlerini asla ikram etmeyin.

Aynı şeyi maalesef çocuk doktorlarının bazıları da yapıyor; muayeneye gelen çocuklara uslu durmaları için şeker, çikolata veya benzeri ürünler veriyorlar. Yuva ve kreşlerde de şekerli ürünler “aferini hak eden çocuklara başarı belgesi gibi veriliyor.

Bunlar çok yanlış işler; çünkü böylece şeker çocuğun kafasında bir “ödül” olarak algılanıyor ve “değerli yiyecek” algısı beyinlere yerleşiyor.

Gelelim neticeye

Neyse, bu güzel bayram gününde daha fazla "ağzınızın tadını kaçırmak istemiyorum".

Ramazan Bayramınız tekrar mübarek olsun, hayırlara vesile olsun.

Kaynaklar:

1.http://www.thelancet.com/journals/lancet/article/PIIS0140-6736(17)32252-3/fulltext

2.https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0195666318306196?via%3Dihub

3.https://www.theguardian.com/lifeandstyle/2018/feb/27/formula-milk-companies-target-poor-mothers-breastfeeding

4.https://www.bmj.com/content/364/bmj.l1200

KAYNAK: https://www.independentturkish.com/node/38576/t%C3%BCrkiyeden-sesler/tatl%C4%B1-ama-%C5%9Fekersiz-bir-bayram

KIRMIZI ET MS RİSKİNİ AZALTIYOR

$
0
0

Curtin ve Australian National Üniversiteleri tarafından yapılan araştırmada Akdeniz Diyeti’ nin bir parçası olarak işlenmemiş kırmızı etin MS yani multipl skleroz hastalığı riskini azalttığı bildirildi.

The Journal of Nutrition’ da yayınlanan araştırma Ausimmune Study kapsamındaki 840 Avustralya’ lıya ait veriler üzerinde gerçekleştirildi.

MS’ deki artış güneş ışınlarına daha az maruz kalınması, D vitamini düşüklüğü, sigara, öpücük hastalığı ve diyetle ilgili faktörlere bağlanıyor.

red meat is healthy ile ilgili görsel sonucu

Daha önce Akdeniz Diyeti’ nin kalp-damar hastalıkları, kanser, Alzheimer gibi hastalık risklerini azalttığı ve beklenen hayat süresini uzattığı ortaya çıkmıştı.

Bu araştırma ile Akdeniz Diyetinin bir parçası olarak günde bir porsiyon (65 gram) işlenmemiş et yenmesinin MS riskini de azalttığı gösterilmiş oluyor.

Bunun işlenmemiş ette bulunan demir, çinko, selenyum, potasyum, vitamin D, B vitaminleri gibi nörolojik fonksiyonlar için çok önemli olan besin ögeleri ile ilgili olabileceği düşünülüyor.

Daha önce de sebze, balık, yumurta, kümes hayvanları, bakliyat gibi sağlıklı gıdalarla beslenenlerde de MS riskinin yüzde 50 daha düşük olduğu belirlenmişti.

Gelelim neticeye

Kronik enflamatuar hastalıkların tümünün de beslenmeyle alakası olduğunu tekrarlamaktan dilimizde tüy bitti.

Kırmızı et de adam gibi beslenmenin temel gıdalarından biridir ve herkes tarafından mâkûl miktarda yenmesi gerekir.

Atalarımız boşuna "bir gram et bin derdi önler" dememişler.

Kaynak:

https://academic.oup.com/jn/advance-article-abstract/doi/10.1093/jn/nxz089/5498796?redirectedFrom=fulltext

https://journals.sagepub.com/doi/10.1177/1352458518793524

ABUR CUBUR YİYECEK VE İÇECEKLERDE JANJANLI PAKETLERE SON!

$
0
0

Halk arasında "abur cubur" yiyecek ve içecekler olarak bilinen işlenmiş un, şeker, trans yağ, mısır şurubu, katkı maddeleriyle dolu hazır paketlenmiş ürünlerin obezite ve diyabet salgınının en önemli sebebi olduğunu biliyorsunuz.

Bunların tümü de çocukların ilgisini çekecek janjanlı ambalajlarda satılıyor.

Uzmanlar, bunların da sigaralarda olduğu gibi tek tip, renksiz, düz paketlerde satılması gerektiğini söylüyor.

Çocuklarımızın hayatının mahvolmasına müsaade etmemeliyiz!

Bana soracak olursanız çocukların marketlere hiç girmemesi gerekir.

KOLESTEROL HAPLARI ALS RİSKİNİ DE ARTIRIYOR

$
0
0

Drug Safety’ de yayınlanan araştırmada kolesterol ilaçlarının (statinler) kısaca ALS adıyla bilinen hastalığın riskini ileri derecede artırdığı ortaya çıktı.

Araştırmada, tüm statin sınıfı ilaçların risk oranı (reporting odds ratio=ROR) artırdıkları ama lovastatin gibi lipofilik olanlarda riskin 107 gibi çok yüksek değerlere ulaştığı tespit edildi.

ROR simvastatin için 23, atorvastatin için 17 ve rosuvastatin için de 9 olarak bulundu.

Araştırmacılar, statin ve ALS arasında endişe verici bir ilişki olduğunu ve bunun başka araştırmalarla da doğrulanması gerektiğini bildiriyorlar.

ROR’ un 6’ dan yüksek olması sebep-sonuç ilişkisi ihtimalini artırıyor.

als DİSEASE ile ilgili görsel sonucu

ALS nedir?

Lou Gehring hastalığı adıyla da bilinen ALS, kas kuvvetinin giderek azaldığı, geriye dönüşü olmayan bir sinir sistemi hastalığıdır.

Dilde ve vücutta kas seğirmeleri, bacak veya kollarda zayıflık, konuşma değişiklikleriyle başlayan hastalıkta omurilikte ve beyinde istemli kasları kontrol eden sinir hücreleri zamanla fonksiyonlarını tamamen kaybederler.

Hareket etme, konuşma, yutma ve nefes alma mümkün olmaz. Herhangi bir tedavisi olmayan hastalık ölümle sonlanır.

Fizikçi Stephan Hawking, Vehbi Koç’ un kızı Suna Kıraç ve Galatasaray’ lı futbolcular Sedat Balkanlı ve İlyas Tüfekçi ALS hastalığı olan tanınmış kişilerden bazılarıdır.

als DİSEASE ile ilgili görsel sonucu

Gelelim neticeye

Kedi veya köpek beslemenin, Akdeniz Diyetinin, her gün bir elma yemenin, bir bardak nar suyu içmenin bile kalp damar hastalıkları riskini kolesterol ilaçları kadar azalttığı biliniyor.

Kalp krizi ve felç geçirmemiş, sapsağlam insanlara sağlıklı yaşama tavsiyelerini benimsetmek yerine kolesterol ilacı yazmanın ne kadar ciddi ve geriye dönüşü olmayan riskleri olduğunu anlamayanlar da anlar inşallah.

Tıbbın temel prensibinin “Önce zarar verme” olduğunu unutmayalım!

Kaynaklar:

1.https://link.springer.com/article/10.1007%2Fs40264-017-0620-4

2.http://ahmetrasimkucukusta.com/2016/04/12/yazilar/tip-yazilari/kolesterol/kalp-krizi-ve-olumleri-ilacsiz-onlemenin-alti-kolay-yolu/

Viewing all 7895 articles
Browse latest View live